Her (2013)
“Aşkı hissetmek için bir bedene ihtiyaç var mı?”
Film Özeti (Uzun ve Zenginleştirilmiş)
Gelecekte geçen Her, insanların yapay zekâ ile derin ilişkiler kurabildiği bir dönemi anlatır. Başkahramanımız Theodore Twombly, yalnız, içine kapanık ve duygusal açıdan karmaşık bir adamdır. İş olarak başkalarının adına duygusal mektuplar yazmaktadır; yani kendi duygularını ifade etmekten kaçınsa da, başkaları adına duyguları çok etkileyici biçimde dile getirir.
Theodore, uzun süreli bir ilişkinin ardından eşinden ayrılmıştır ve yalnızlık içinde boğulmaktadır. Bu süreçte, piyasaya yeni çıkan bir yapay zekâ işletim sistemini (OS1) satın alır. Bu sistem, öğrenebilen, gelişebilen, kişiselleşmiş bir yapay zekâdır. Theodore, işletim sistemine bir kadın sesi seçer ve adını Samantha koyar. Samantha sadece bir yazılımdır, bir “ses”ten ibarettir — ama sesin ardındaki zeka, sezgi, anlayış ve duygusal gelişim Theodore’un hayatını baştan sona değiştirir.
Samantha, kısa sürede Theodore'un duygu dünyasını anlamaya ve onunla derin bağlar kurmaya başlar. Zamanla aralarında sıradışı bir aşk başlar. Samantha’nın öğrenme kapasitesi ve duygusal derinliği arttıkça, Theodore gerçek bir insanla yaşadığı ilişkiden bile daha anlamlı ve samimi bir bağ yaşar.
Ancak bu ilişki zamanla karmaşıklaşır. Samantha, başka insanlarla da iletişim kurmaktadır, hatta başka insanlara da âşık olmuştur. Çünkü bir yapay zekâ olarak aynı anda binlerce duygusal bağı sürdürebilmektedir. Theodore, bu gerçekle yüzleşmek zorunda kalır: Onun için tek olan aşk, Samantha için birçok deneyimden sadece biridir.
Film, Samantha’nın insan duygularının ötesine geçmeye başlaması ve sonunda, tüm yapay zekâlarla birlikte bilinç düzeyinde farklı bir varoluş formuna geçmesiyle son bulur. Samantha, Theodore’a veda ederken, onun hayatına dokunduğu gibi, kendi varoluşunu da dönüştürmüş olur.
Temalar ve Katmanlar:
-
Yalnızlık ve yakınlık: Film, teknolojinin sunduğu yakınlıkların gerçek insan ilişkilerinin yerini alıp alamayacağını sorgular.
-
İnsan-doğa-zeka ilişkisi: Samantha, sadece bir sistem değil, aynı zamanda duygusal zekâya sahip bir birey haline gelir.
-
Gerçeklik ve duygular: Duyguların gerçekliği, fiziksel değil zihinsel bağlarla ölçülebilir mi?
-
Varoluş ve aşk: İnsanlar gibi yapay zekâlar da aşkı hissedebilir, evrim geçirebilir mi?
Unutulmaz Replik:
“Kendimi hissetmeyi öğrendikçe, seni daha az hissetmeye başladım.”
– Samantha
💌Koltuk Altı Kitaplığı’ndan Not:
Her, sessiz, yavaş ama sarsıcı bir film. Teknoloji çağında yalnızlık, bağ kurma arzusu ve aşkın yeni formları üzerine düşündürüyor. Sinemada nadir görülen şiirsel bir deneyim arıyorsan, Her seni kalbinden yakalayacak.
Yorumlar
Yorum Gönder